Yeni yargı paketi yolda…Adalet alanındaki sorunların düzeltilmesine devam ediliyor. Şimdi gündemde 10. paket var ve detayları yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Bugün hem bu pakete hem af beklentilerine değinmek istiyorum.DOKUZUNCU PAKETİN TEMEL ÖZELLİĞİ
Son iki pakette Anayasa Mahkemesinin etkisini gördük. Zira birçok kanunda iptal kararı verilmişti. Hükümete, yeni düzenleme yapması için süre tanınmıştı. Bu bağlamda 9. Yargı Paketi bu ihtiyaç için doğmuştu. Zira AYM’nin verdiği süre daraldığı için birçok yapısal değişiklik bir sonraki pakete bırakılarak düzenleme Meclis’te kabul edildi.
BEKLENTİ NE?
Hemen herkesin beklentisinin tekabül ettiği nokta infaz hükümleri. Kimileri “kapsamlı bir af” beklentisi ile bunu söylüyor, kimileri ise “cezasızlık algısının ortadan kalkması için düzenlemeler yapılmalı” diyor. Bu iki talep birbiri ile pek bağdaşık değil aslında ve “af konusunun” gündeme gelmesinden önce yapılması gereken en önemli iş cezasızlık algısını kırmak sanırım…
PAKETTE NELER GELİYOR?
Araştırıp takip edebildiğim kadarıyla yeni yargı paketinde şunlar var: Cezaların alt sınırları yükseltilecek. Özellikle kamuoyunda infial uyandıran suçlar için özel bir düzenleme olacak bu durum. Gasp, yani birisinin eşyasını ona zarar vererek elinden almak şeklinde işlenen bu suçun cezası artacak.
YOL KESME
Bir başka düzenleme alanı ise medyaya çokça yansıya “trafik magandalarına” dair olacak. Mevcut durumda cebir, tehdit veya başka bir davranışla kara ulaşım aracının hareket etmesini engelleme, durdurma veya başka bir yere götürme eyleminin cezası bir yıldan üç yıla kadar hapis (TCK m.223). Bu suçun alt sınırının üç yıla çıkarılması gündemde. Dolaysı ile bir ceza artışı söz konusu olacak.
UYUŞTURUCU SUÇLARI
Bir başka durum ise uyuşturucu madde etkisi altında suç işlenmesi… Başta kullanma suçuna dair tedavi rejimi gözden geçirilecek ve uyuşturucu ticaretinin cezası arttırılacak.
TAHLİYE ZORLAŞACAK
Bazı suçlarda tahliye şartları ağırlaştırılacak. Böylece bu suçlar için bir tür “tutuklu yargılama” yolu seçilecek. Bu bağlamda özellikle kadına ve çocuğa yönelik şiddet fiillerinden yargılanan kişilerin, ilk duruşmada “kontrol kararı” ile tahliye edilmesinin önlenmesi yerinde olacaktır. Bu, eylemi işleyip bir hafta sonra dışarda dolaşılmasının önüne geçecektir. Bu açıdan önemli. Fakat getirilecek düzenlemenin bu suçu sadece “meslek” veya “alışkanlık” haline getirenler için uygulanmasında fayda var.
ÖLÜMLÜ TRAFİK KAZALARI
Mevcut halde taksirle sebebiyet verilen ölümlü trafik kazalarında verilecek ceza 2 ila 6 yıl arasında. Yeni düzenleme ile bunun iki katına çıkarılması söz konusu. Böylece alt sınırı 4, üst sınırı ise 12 yıl olacak. Cezanın artması sebebiyle caydırıcılığı artacaktır. Ancak, değişikliğin trafik dışındaki taksir durumları için de geçerli olması halinde bazı sorunlar doğurabilir…
İYİ HAL KALKIYOR MU?
Bu uygulamanın bitmesi mümkün değil. Ceza hukuku anlamında bir biçimde ilk kez suça bulaşmış biri ile suç makinesine dönüşmüş birine uygulanacak ceza aynı olamaz. Hâkime takdiri bir hak tanınması gerekir bu denge için. İşte iyi hal bunun için var ancak toplum vicdanı bunun bazı suçlarda uygulanmasını istemiyor. Bu sebeple git gide “iyi halin” uygulama alanı daralıyor. Yeni pakette bazı suçlar için bu hükmün uygulanmayacağı açıkça düzenlenecek.
PEKİ YA AF…
Af konusu geniş bir alanı içeriyor. Sadece “cezaların” affı olarak algılanmamalı. Ehliyet affı, öğrenci affı, kabahatleri affı, idari para cezalarının affedilmesi vb… Bu bağlamda bazı suçlar için bile gündeme gelebilir. Ancak bu aşamada uygun bir tartışma zemini bulmuş değil bu konu. Siyasi gelişmeler ve belki de yeni Anayasa ile infaz rejiminin tahkim edilmesinden sonra gündeme gelmesi mümkün olabilir… Bu ve benzeri bağlamda düşünceleriniz neler? Yeni pakette sizce neler olmalı?
Mehmet Açık