İnsan hemen hemen bütün gününü okumakla geçirirse, yavaş yavaş düşünme yeteneğini kaybeder.
Okumak, kendi kafanla değil, başkasının kafasıyla düşünmeye benzer.
İsteklerimizi sınırlamalıyız, arzularımızı dizginlemeli, öfkemizi bastırmalı, bireyin sahip olmaya değecek şeylerden yalnızca sınırlı bir paya erişebileceği gerçeğini akıldan çıkarmamalıyız.
İnsanlarla uğraşmada üstünlüğe ulaşmanın tek yolu onlardan bağımsız olduğunuzu göstermenizdir.
Kötü insanların içlerindeki kötülük, bir yılanın zehirli dişlerinin ve zehir torbasının ona doğuştan verili olması gibidir. Kötülük insana doğuştan verilmiştir.
Kim ne derse desin, mutlu insanın en mutlu anı, uykuya daldığı andır ve mutsuz bir insanın en mutsuz anı, uykudan uyandığı andır. İnsan hayatı, bir tür hata olmalı.
İyimserlik dinlerde olduğu gibi felsefede de gerçeklerin yerini almış temel bir yanılgıdır.
Tek tanrılı toplumlarda ateizm ya da tanrısızlık ahlak yoksunluğu ile eş anlamlı olmuştur.
Sağlık her şey değildir, ama sağlık olmadan her şey bir hiç.
Öfkeli bakan değil, akıllı bakan korkunç ve tehlikeli görünür. Kuşkusuz insan beyni aslanın pençesinden daha korkunç bir silahtır.
Ölümden sonra doğduğundan önce neysen o olacaksın.
Mutlu bir hayat olanaksızdır; insanın başarabileceği en iyi şey kahramanca bir hayattır.
İyimserlik dinlerde olduğu gibi felsefede de gerçeklerin yerini almış temel bir yanılgıdır.
İnsanları tanıdığımdan beri hayvanları severim.
Hayat bir parça nakış işlemesine benzetilebilir. Hayatının ilk yarısındaki herkes işlemenin ön tarafını görür, ikinci yarısında ise tersini. ikincisi o kadar güzel değildir, ama daha öğreticidir, çünkü iplerin birbirine nasıl bağlandığını görmemizi sağlar.
Değişim, değişmeyen tek şeydir.
Çok insan kafaları olmadığı için kafayı bozmuyor.
Bilincimiz ruhun sadece yüzeyi, ki yerkürenin sadece yüzeyini bildiğimiz gibi onun da içini değil, sadece kabuğunu biliyoruz.
Mehmet Açık