Federal Mahkeme, aile hayatına saygı hakkını gözeterek iki sınır dışı kararını geçici olarak durdurdu. Bu kararlar, İsviçre’nin göç politikalarına ve kamu güvenliği ile bireysel haklar arasındaki dengeye dair tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
İsviçre’nin Sınır Dışı Politikaları
İsviçre, 2023 yılında 2250 yabancı suçluyu sınır dışı etme kararı aldı. Bu kararlar genellikle 18-54 yaş arasındaki erkeklere uygulanıyor ve çoğunlukla Arnavut ve Cezayir uyrukluları kapsıyor. Ancak, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) kapsamında aile hayatına saygı gibi haklar, bazı durumlarda sınır dışı kararlarının uygulanmasını engelleyebiliyor.
Federal Mahkeme’nin son haftalarda verdiği iki karar, bu tür istisnalara örnek teşkil ediyor. Mahkeme, suçluların ailevi bağlarını ve sağlık durumlarını dikkate alarak sınır dışı işlemlerini geçici olarak askıya aldı.
Şizofreni Hastası Türk Eroin Satıcı
15 Kasım’da Federal Mahkeme, İsviçre doğumlu 34 yaşındaki bir Türk vatandaşının sınır dışı edilmesi kararını durdurdu. Gençlik yıllarını sorunlu bir şekilde geçiren bu kişi, okuldan atıldı, mesleki eğitimini tamamlamadı ve çeşitli geçici işlerde çalıştı. Ancak sabit bir iş hayatı kurmayı başaramadı ve sosyal yardımlarla yaşamını sürdürdü.
2019 yılında 320 gram eroin karışımı satışı nedeniyle üç yıl hapis cezası aldı ve beş yıllık sınır dışı kararıyla cezalandırıldı. Cezasını çektikten sonra, Kasım 2022’de St. Gallen Kanton Hastanesi’nin acil servisine başvurdu. Paranoid şizofreni teşhisiyle sekiz ay boyunca psikiyatri kliniğinde tedavi gördü.
Tedavi sonrası annesiyle yaşamaya başlayan bu kişi, tamamen annesinin bakımına bağımlı hale geldi. Annesinin yanı sıra, psikiyatrik destek hizmetlerinden de yararlanıyor. St. Gallen Göçmenlik Bürosu ve Devlet Göç Sekreterliği (SEM), Türkiye’de uygun tıbbi tedavi imkanlarının mevcut olduğunu belirterek sınır dışı kararını onayladı. Ancak Federal Mahkeme, kişinin annesine olan bağımlılığını “aile hayatına saygı hakkı” kapsamında değerlendirerek sınır dışı işlemini geçici olarak durdurdu. Mahkeme, sağlık durumunun iyileşmesi halinde sınır dışı kararının yeniden uygulanabileceğini belirtti.
Kosovalı Suçlu ve Ağır Engelli Oğlu
Ekim ayında Federal Mahkeme, Solothurn Yüksek Mahkemesi’nin, bir Kosovalı suçlunun sınır dışı edilmesi yönündeki kararını da durdurdu. Bu kişi, bir şantiyede bir başka Kosovalıyı bıçaklayarak ağır yaraladığı için 7,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve 10 yıl İsviçre’ye giriş yasağı aldı.
Ancak, suçlunun ağır engelli bir oğlu olduğu ve bu çocuğun düzenli olarak babasının ziyaretine ihtiyaç duyduğu ortaya çıktı. Çocuğun özel bakım gereksinimleri nedeniyle babasıyla olan ilişkisi, mahkeme tarafından “aile hayatına saygı hakkı” kapsamında değerlendirildi. Federal Mahkeme, Kosova’da bu tür ziyaretlerin mümkün olmayacağını veya büyük zorluklarla gerçekleştirilebileceğini belirtti.
Solothurn Yüksek Mahkemesi’nden, bu kararın kamu güvenliği açısından yeniden değerlendirilmesi istendi. Özellikle suçlunun yeniden suç işleme riskinin olup olmadığının incelenmesi gerekiyor.
Göç Politikalarında Zorluklar
Bu tür kararlar, İsviçre’nin göç politikalarındaki zorlukları gözler önüne seriyor. Kamu güvenliğini sağlama ihtiyacı ile bireysel haklar arasında denge sağlamak, her zaman kolay olmuyor. Federal Mahkeme, bu iki davada bireylerin aile bağlarını ve sağlık durumlarını öne çıkararak sınır dışı işlemlerini durdurdu. Ancak, bu kararlar kamuoyunda tartışma yaratmaya devam ediyor.
(İsviçre GHA)