featured
  1. Haberler
  2. Köşe Yazıları
  3. Maaşlar Yavaş, Fiyatlar Hızlı: Geçim Mücadelesi Derinleşiyor

Maaşlar Yavaş, Fiyatlar Hızlı: Geçim Mücadelesi Derinleşiyor

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yoksul Kesimin Kaderi: Pahalılıkla Mücadele Edilen Bir Düzenin Analizi

Yılın ilk ayında, yeni asgari ücret işçilerin cebine girmeden, ekmek ve simit fiyatlarına yapılan zamlara şahit olduk.

Mersin’de ekmek 12 lira 50 kuruşa, simit ise 15 liraya yükseldi. Bu fiyat artışları, sadece gıda ürünleriyle sınırlı kalmayacak gibi görünüyor; dolmuş tarifelerinde de 5 liralık artış konuşuluyor. Ekmek, simit, dolmuş… Sadece bunlarla mı sınırlı? Meyve ve sebze fiyatları da neredeyse ateş pahası olmuş durumda. Birçok yerde mandalina 60 lira gibi astronomik fiyatlarla satılıyor. Hangi yoksul buna ulaşabilir ki?

Temel İhtiyaçlar: Lüks mü, İhtiyaç mı?

Temel gıda maddeleri ve ulaşım ücretleri bu kadar artmışken, vatandaşlar, gıda fiyatlarının yanı sıra barınma, kıyafet ve sağlık gibi diğer temel ihtiyaçlar için de benzer bir artışla karşı karşıya. Eti, sütü, peyniri ve zeytini saymıyorum bile… Sadece ekmek ve simit fiyatlarına odaklansak bile, yaşam maliyetinin ne denli yükseldiğini görebiliyoruz. Ancak bu durumu “dünya genelindeki pahalılıkla” açıklamaya çalışanlar da var. Almanya örneği veriliyor, “Orada da pahalı” deniyor. Ancak, Almanya’daki fiyatlarla Türkiye’deki maaşları karşılaştırdığınızda, işin rengi değişiyor. Almanya’da da gıda pahalı olabilir, ama orada işçilik de ucuz değil. İşçi maaşı, öğretmen maaşı, şoför maaşı Türkiye ile kıyaslandığında, Almanya’daki maaşlar çok daha yüksek. Ama bu durumu tartışan yok.

Herkesin Hayat Standardı Aynı Mı?

Türkiye’de yaşam standardı çok iyi olan kesimler var, bu kesin. Geniş, ferah evlerde yaşayan, yüksek maaşlar kazanan, gösterişli kıyafetler giyen ve araba koleksiyonları yapan insanlar, her şeyin bol ve ucuz olduğundan bahsediyorlar. “Ne pahalısı ya? Her şey ucuz ülkemizde!” diyorlar. Yiyorlar, içiyorlar, tatiller yapıyorlar, araba alıyorlar, birikim yapıyorlar. Hayat onlar için gerçekten de bol ve ucuz olabilir. Ama bu kesimlerin maaşları da çok yüksek. Onlar için pahalılık sadece bir kavram olabilir.

Sorun Ne?

Sorun şu ki, bizim maaşlarımız düşük. Bizi yoksul kesim olarak tanımlayan bu büyük çelişki, gelir adaletsizliğini gözler önüne seriyor. İyi kazananlar, hayat standartlarını yükseltebilirken, düşük maaşlarla geçinenler gıda fiyatları, ulaşım ve barınma maliyetleri karşısında adeta boğuluyor. Asgari ücret, emekli maaşı, memur maaşı gibi gelirler, yaşam standartlarını karşılayacak düzeyde değil. Oysa aynı ürünler, yüksek gelirli kesimler için sadece birer tüketim maddesi olmaktan öteye gitmiyor.

Hayat Pahalı, Fiyatlar Yüksek, Maaşlar Yavaş

İktisatçılar, bu durumu “gelir dağılımı adaletsizliği” olarak tanımlıyorlar. Türkiye’de, zenginler ve yoksullar arasındaki uçurum giderek büyüyor. Çok yüksek kazançlar elde edenler ile neredeyse açlık sınırında yaşayanlar arasındaki fark, toplumun sosyal yapısını ciddi şekilde etkiliyor. Yüksek maaşla çalışanlar, hayat standartlarını zorlanmadan sürdürebilirken, düşük maaşlılar için hayat bir mücadeleye dönüşüyor. Evet, o iyi kazananlar, “Her şey ucuz” diyorlar, ama onlara göre her şey gerçekten ucuz. Çünkü onlar, maaşlarına göre fiyatları karşılayabiliyorlar. Bizim maaşlarımız ise gerçek anlamda kaplumbağa misali… Her şey hızla artarken, maaşlar adeta yavaşlıyor.

“Kader” ve Yaşam Gerçeği

Hayat pahalı, fiyatlar uçuyor. Temmuzda maaşlar kuşa, paralar pula dönecek gibi görünüyor. Ancak, yoksul kesim için bu durum adeta bir “kader” gibi algılanıyor. “Kader” dedikleri şey aslında, gelir adaletsizliğinin ve sosyal eşitsizliğin bir sonucudur. Ve belki de Yeşilçam senaristi, gelecekteki zamlara bakıp “Kader ağlarını örüyordu” diyecektir.

Türkiye’nin yaşadığı bu çelişkili durumu çözebilmek için, yüksek maaşlı kesimlerin de bu gerçeği kabul edip gelir dağılımını daha adil bir hale getirmek adına çaba sarf etmeleri gerektiği ortada. Eğer herkesin eşit fırsatlara sahip olduğu bir sistem kurulursa, hayat pahalılığı diye bir kavram kalmayacaktır. Ne yazık ki, şu anki tablo bunu gösteriyor ki, en büyük sorun yoksul kesimin kaderi haline gelmiş olan gelir dağılımı adaletsizliğidir.

Nihal Taş

0
mutlu
Mutlu
1
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Maaşlar Yavaş, Fiyatlar Hızlı: Geçim Mücadelesi Derinleşiyor
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Güncel Haber Ajans ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin