Uydurukçular Çağı ve Haberciliğin İflası
Geçtiğimiz günlerde CNN Türk, Türkiye Komünist Partisi’ni (TKP) “terör örgütü” olarak niteleyince, TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan sert bir tepki gösterdi. “Uydurukçu zat için haber müdürü yazmışsınız. Önce onu düzeltin, sizde haber yok ki müdürü olsun.” diyerek medya düzenine yönelik eleştirisini dile getirdi.
Bu olay, Türkiye’de medyanın içine düştüğü derin krizin yalnızca küçük bir örneği. Haber kanallarının, gerçek habercilik yerine, uydurukçu bir propaganda makinesine dönüşmesi artık kimseyi şaşırtmıyor. Ama meselenin en ironik yanı şu: Gerçeği çarpıtmanın bile bir kalitesi olurdu, ama bu seviyede bir uydurukçuluk bile özensizce yapılıyor!
Haber Müdürü Var Ama Haber Yok
Okuyan’ın tepkisi, aslında uzun zamandır dile getirilen bir gerçeğin veciz bir ifadesi: “Sizde haber yok ki müdürü olsun.” Evet, Türkiye’de ana akım medya kanallarının büyük bir kısmı, gazeteciliğin temel ilkelerinden kopmuş durumda. Eskiden gazetecilikte “Tarafsız olmasan bile, en azından çarpıtmayı ustalıkla yap” diye bir yazılı olmayan kural vardı. Artık o bile yok.
Medyanın haber üretmek yerine, hazır kalıp cümlelerle, siyasi iktidarın çıkarlarına uygun içerik servis ettiği bir dönemdeyiz. Öyle ki, bir partiyi “terör örgütü” ilan edecek kadar kontrolsüz ve gelişigüzel bir yayıncılık anlayışı egemen. Sonra tepki gelince de, “Yanlış anlaşılma oldu” ya da “teknik hata” bahanesiyle işin içinden sıyrılmaya çalışıyorlar.
Gerçekleri Değiştirme Lüksü
Bugün Türkiye’de iktidara yakın medya organlarının en büyük avantajı şu: Gerçeği değiştirme yetkisini kendilerinde görüyorlar. Siyasi rakipleri itibarsızlaştırmak için en ağır suçlamaları yapıyorlar, sonra bunu geri alma ihtiyacı bile hissetmiyorlar.
Ama ilginç olan şu ki, bu tür medya organları ne kadar fazla “uydurukçuluk” yaparsa yapsın, toplumun geniş bir kesimi artık bunlara inanmıyor. Eskiden medya manipülasyonları daha sofistikeydi; şimdi ise kaba, ölçüsüz ve çoğu zaman gülünç seviyeye düştü.
Uydurukçuların Çıkmazı
Bugün CNN Türk gibi kanallar, gerçek gazetecilik yapmaktan vazgeçtikleri için güvenilirliklerini yitirdiler. Ancak daha büyük bir sorun var: Kendi uydurdukları yalanlara kendileri de inanıyorlar. Bu yüzden de, kamuoyunun gerçeği ne kadar farklı gördüğünü anlamaktan aciz durumdalar.
Ve en nihayetinde…
Bu düzenin bir haber müdürü olabilir. Ama haber yok.
Çünkü gazetecilik, propaganda bürolarında değil, gerçeğin izini süren vicdanlarda yaşar.
Nihal Taş
📧 Her türlü soru ve geri bildiriminiz için bizimle iletişime geçebilirsiniz: guncellhaberajans@gmail.com
