Cumhurbaşkanı Erdoğan, polis akademisi mezuniyet töreninde konuştu.
“Geçtiğimiz 7 yılda akademi bünyesinde yetiştirdiğimiz 18 bin 398 komiser yardımcımız, 28 bin 742 çarşı mahalle bekçimizle emniyet teşkilatımızı güçlendirdik. Teşkilatın insan gücünü akademik olarak da tahkim ettik. Hizmet içi eğitimlerle polislerimizin çağın ihtiyaçları, teknolojik donanımı, teknik yöntemlerine uygun bilgi ve becerilere sahip olmasını sağladık. Türkiye emniyet teşkilatında da kendi insan gücü bu ihtiyacını karşılamanın ötesinde gönül coğrafyasındaki kardeşlerine model olan, onların eğitim ve öğretimine katkı veren bir kurumdur.
Polis akademimizin başarısını daha da artırarak kendi alanında dünyanın referans kurumuna geleceğine inanıyorum. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun öncelikli hedeflerinden biri de Türkiye’de huzurun kökleştirilmesidir. Can ve mal güveliğine önem veriyoruz. Türkiye Yüzyılı şefkat ve merhamet yüzyılı olacaktır. Bunun teminatı sizlersiniz. Şehir ve karayolu güvenliği gibi klasik hizmetleri en iyi şekilde yürütmeyi sürdürüyoruz.
Asıl üzerinde yoğunlaştığımız alanlardan biri gençlerimizin terör ve uyuşturucu belalarına karşı korunmasıdır. Ne terör örgütlerine, ne uyuşturucu baronlarına ne sapkın akımlara kaptıracağımız tek bir evladımız var. Siyasetin içinde olup da hükümetimizi, iktidarımızın cari açığını uyuşturucu kaynaklarından gelir elde edip de kapatacağını zavallılara bir sözüm var onu yarın söyleyeceğim. Haramı iyi biliriz, helali iyi biliriz. Haram size kalsın ey siyasiler, bunu da böyle bilin.
CHP’nin güvenlik güçlerimize attığı bu iftirayı cevaplandırmak Cumhurbaşkanlığı sorumluluğun gereği olarak gördüğüm için değinmek zorundayım. Şu anda siz kalkıp da Güneydoğu’da, doğunun değişik yerlerinde uyuşturucu köklerini toplamak suretiyle bu mücadeleyi veren emniyet teşkilatıma bu tür hakarette, iftirada bulunamazsınız. Bu tür uyuşturucu köklerini toplayan teşkilat işte karşımda. Böyle bir teşkilatı nasıl olur da Türkiye cari açığını uyuşturucu satmak yoluyla kapatıyor dersiniz. Bu ne insafsızlıktır.
Yarın grup konuşmamda çok daha geniş bir şekilde yapacağım. Haramı, helali gayet iyi bilen iktidarı bu şekilde lekeleyemezsin, onu sen aynaya bak kendinde ara. Polisiyle, jandarmasıyla, sahil güvenliğiyle emniyet güçlerimizin canları pahasına yürüttüğü uyuşturucu ile mücadelesini yalanlarla hiçe sayamazsınız.
Emniyet teşkilatına böyle bir iftirada hakarette bulunamazsınız.
Genel başkanı böyle yapan partinin milletvekilleri boş durur mu? Onlar da Yalova’da mahkeme basıp, hakimlere hakaret edip ya hırsızların ya teröristlerin safında olduklarını göstermişlerdir. Güvenlik güçlerimizin fedakarlığının böylesine ucuz siyaset oyunlarına meze yapılmasına izin vermeyeceğiz. Bu tür iftiralara aldırmadan gençliğimizi her türlü tehdide karşı korumayı sonuna kadar devam edeceğiz.
Dijital terör insanımızın huzuru ve haysiyetiyle birlikte devletimizin güvenliğini de hedef alıyor. Hiçbir sınırın ve etik kuralın olmadığı sosyal medya mecralarından yayılan sahte beyanlarla milyonlarca kişi linç ediliyor. Türkiye dünyada en fazla dezenformasyona maruz kalan ülkedir. FETÖ’den bölücü terör örgütüne birçok odak insanımızı birbirine kışkırtmak, sosyal kaos oluşturmak için istismar etmektir.
Kızılay da bomba patlatmakla yalanı bir silah olarak kullanmak arasında hiçbir fark yoktur. Kısa süre önce meclisimizin takdiriyle hayata geçen yasal düzenlemenin ülkemizin dijital teröre özellikle karşı hukuk ve demokrasi zemininde yürüttüğü mücadeleyi daha da kolaylaştıracağına emenim.
Bu tür saldırılar karşısında susmak da herhalde dilsiz şeytan olmayı gerektirir. Biz dilsiz şeytan da olmayacağız.
Hükümetin, cari açığı uyuşturucudan temin ettiği gelirle kapatacağını söyleyen zavallılara sözümü yarın söyleyeceğim.
Terör örgütlerine, uyuşturucu baronlarına, sapkın akımlara kaptıracak tek bir evladımız yok.
Potansiyel tehditleri belirlemek, vakitlice tedbir almak için risk analizine yönelik çalışmaları artırıyoruz. GAMER’i yapay zeka destekli sistemlerle güçlendiriyoruz. Bu ülkede hiçbir suçlunun sokağa adım atamayacağı sistemi ülke geneline yaygınlaştırıyoruz. Türkiye’nin verisi Türkiye’de kalmalı anlayışıyla veri güvenliği açısından yerli ve milli çözümler üretiyoruz.
Güvenlikte de asıl olan insandır. Onun ihtiyaçları ve beklentileridir. Bu hizmetleri sunan kamu görevlilerin vasıflarıdır. Polis akademimizin bünyesinde yürütülen çalışmaları çok ama çok önemli görüyorum. Amacımız milletimizin her bir fedine vatandaşı olmaktan gurur duyduğu bir ülkede yaşamakta olduğunu hissettirmektir.
DEAŞ’la sahada göğüs göğüse savaşan tek NATO ülkemizi olmamıza rağmen atılan ahlaksız iftiraları hatırlayın. Savunma sanayiden ekonomiye kadar her konuda Türkiye’ye diz çöktürme çabalarını hatırlayın. Bunu sizlerle beraber, sizlere güvenerek birlikte yaptık. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizde kurduğumuz demokrasi ve kalkınma altyapısı sayesinde bugün Türkiye Yüzyılı vizyonunu konuşabiliyoruz.”