Bir gün bir genç yolda atının üzerinde ilerlerken yaşlı bir adam yanına gelir ve “Oğlum ben yaşlıyım ve yorgunum, bineğim de yok, izin ver de atına biraz ben bineyim sen yaya yürü der”…
Genç: “Tamam amca gel bin” diyerek attan iner ve yaşlı adam ata biner. Genç adam, amcanın yüzüne tebessüm ederek yanında yürür. Yaşlı adam bir iki adımdan sonra atı hızlandırır ve kaçmaya başlar. Maksadı atı çalmaktır. Atının çalındığını gören genç adam ise arkasından şöyle seslenir:
“Amca, sen benim atımı değil huyumu çaldın. Benim evde bir tane daha atım var, ben ona da binerim. Ama bundan sonra her kim benden atımı isterse asla vermem.” der…
Bir insanın;
- Güzel bir huyunu çalmak,
- Güvenini sarsmak,
- Onun kalbini bozmak,
- Vicdanını fesada uğratmak ,
- Kişinin güzel cevherlerle donatılmış kalbini alıp pisliğe bulamak…
Bu davranışlar aynı zamanda dünyaya fesat tohumları serpmek demektir. Elbette ki o tohumlar gün gelip filizlenecek, ağaç olacak ve zehirli meyvelerini mutlaka verecektir…
Onun için ne ticari menfaatleriniz, ne siyasi ikbaliniz ne de bir makam için kimsenin güvenini sarsmayın.
Elinize sadece bir at geçer, bütün geleceğinizi ve onurunuzu kayıp edersiniz…
Sağlıklı kalın
GHA Antakya temsilcisi
Derya Morcalı