Ekrem İmamoğlu: ″Milli iradeyi gasp etmeye kalkanların sonu hüsran olacak.″
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bilecik’te vatandaşlarla buluştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bilecik’te basın buluşması, esnaf ziyareti, meydanda halkla buluşma etkinlikleri sonrasında “Halkın Esnafı Projesi” tanıtım toplantısına katıldı. “Biz, 100 yıldır Türkiye Cumhuriyeti’yiz” diyen İmamoğlu, “Burada milletin kararını değiştirecek tek makam var. O da yine milletin kendisi. Kendini milletin üstünde görenlerin, milli iradeyi gasp etmeye kalkanların sonu, bu topraklarda hep hüsran olmuştur. İnanın ki yine hüsran olacak” şeklinde konuştu. “Altılı Masa’nın ve önümüze koyulacak bu sürecin hep birlikte neferi olacağız, Türkiye’yi birlikte güçlendireceğiz” diyen İmamoğlu, “Onun için milletin ittifakını güçlendirmek, milletin iktidarı elde etmesini sağlamak demektir. Bir kişi gidecek, milletin hükümeti gelecek” ifadelerini kullandı. Konuşmaktan ve müzakere etmekten vazgeçmeyeceklerini vurgulayan İmamoğlu, “Türkiye’yi kendi mülkleri zanneden bir avuç insan aklımıza, sağlığımıza, iyi kalbimize, güler yüzümüze, hoşgörümüze mağlup olacak. Gün gelecek şarkılarımızla, türkülerimizle, halayımızla, horonumuzla, zeybeğimizle gülümseyen yüzümüze yenilip, gidecekler. Bir kişi yenilecek, millet kazanacak. Hiçbir zaman ‘Benim partim kazandı’ demeyeceğiz. ‘Millet kazandı’ diyeceğiz. Çünkü biz, CHP ve Altılı Masa’nın bütün siyasi partileri, millet için çalışacağız” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bilecik’te vatandaşlarla buluştu. Basınla kahvaltı ve esnaf ziyareti öncesinde Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı tarafından belediye binasında ağırlanan Adıgüzel ve İmamoğlu’na, CHP Bilecik milletvekili Yaşar Tüzün, CHP Bilecik İl Başkanı Metin Yaşar ve eski bakanlardan Mehmet Gazioğlu eşlik etti. Bilecik Belediyesi Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen basın toplantısına katılan heyete, Altılı Masa’nın Bilecik İl Başkanları da dahil oldu. İmamoğlu, basın toplantısında bir konuşma yaptı. Bilecik’in, Osmanlı İmparatorluğu’nun tohumlarının atıldığı toprak olarak büyük öneme sahip olduğunu belirten İmamoğlu, “Bütün ecdadımızı, güzel hizmetler sunmuş güzel insanları, komutanları, padişahları alimleri, bilim insanlarını, özellikle bu güzel Cumhuriyet’i bize emanet eden, hepimizin geçmişini rahmetle, minnetle anıyorum. Tabii ki üstün lider, üstün komutan, Cumhuriyet’imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmetle minnetle anıyorum” dedi.
Türkiye’nin birçok kenti gibi, Bilecik’in de dayanışmaya ihtiyacı olduğunu kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:
“İstanbul olarak biz, Türkiye’nin her noktasıyla tarihi bir dayanışma örneğini yaşattık. ‘Tarihi’ diyorum, çünkü İstanbul’un geçmişteki bütün arşivleri bizde var. Biz arşivleri biliyoruz. O kayıtları biz tutmadık. Hangi dönemde kim görev yapmışsa, o tuttu. Yani biz, İstanbul’da en fazla metronun hangi yıl yapıldığını ya da hangi dönem yapıldığını biliyoruz. Örneğin; saygıdeğer Dalan’ın dönemini Bedrettin Dalan tuttu. Saygıdeğer Nurettin Sözen’in dönemini Sayın Sözen tuttu. Saygıdeğer Recep Tayyip Erdoğan’ın dönemini kendileri tuttu; derken böyle geldi. Dolayısıyla oradaki sıralama, bizim eserimiz değil. Oradaki sıralama, herkesin kendi eseri. Ve tabloya yansıyor kimin ne yaptığı ve ne yapmadığı. O bakımdan bu kayıtları da biz değiştiremeyiz. Yani isteseniz de kalem oynatamayız. Yanına mesela 0,8 kilometre yapmışsa birisi, sıfırın yerine 1 yazamayız. ‘1,8 kilometre yaptı’ diyemeyiz 1994-99 arası görev yapmış kişilerin yaptığı metro kilometresini değiştiremeyiz.”
“450’ye yakın yerel yönetime katkı sunduk”
“Bu dönem yaptığımız dayanışmanın, bütün Türkiye’de ne kadar etkili işlere dönüştüğünü belirtmek isterim” diyen İmamoğlu, “450’ye yakın yerel yönetime katkı sunduk. Arayanın kapısına koştuk. Kapımızı çalanla, oturup proje konuştuk. Ve her yerde güzel eserler üretmeyi, verimli eserler üretmeyi, yöresine katkı sunan… Yani Kars Susuz’dan Edirne’nin İpsala’sına, Antakya’dan, Hatay’dan, Gaziantep Karkamış’tan, sınırdan Sinop’un Dikmen’ine, bütün ilçelerine, Amasra’sına, Türkiye’nin her yerine, Artvin’den Antalya’ya kadar bütün beldelere, ilçelere, büyükşehirlerle dayanışma ruhu içerisinde İBB’nin elinde hangi imkan, hangi bilgi var ise, paylaşma konusunda üstün bir gayret içerisinde olduk. Özel bir birim kurduk. Bu birim sayesinde, bilimsel teknik bir çalışma sürdürdük” ifadelerini kullandı.
“Bu katkıları sunarken, parti ya da ittifak ayrımı yapmadık”
Bu katkıları sunarken, parti ya da ittifak ayrımı yapmadıklarını vurgulayan İmamoğlu, “Şunu yaşamadık değil; kapımızı çalan bazı belediyeler, malum ittifakın belediyeleri, ‘Ya bizi bilirlerse başımıza iş açarlar’ dedikleri için, onların hizmetlerini gizliden yaptık. Katkılarımızı gizliden sunduk. ‘Yapmayız’ demedik. ‘Reklam yaparız’ da demedik. Allah şahittir; vallahi de billahi de demedik. Yani onlara katkı sunduk. Çünkü, millete, memlekete yapılan işin reklamını, -inanınız ki hayatım da öyle geçmiştir- kul da bilir, Allah da bilir. Siz iyiliği yapın, o bilinir. Zaten iyilik, aslında bilinsin diye de yapılmaz. Memleket faydalansın diye yapılır. Hayat böyle bir şeydir. Ama bunu tersine çevirmek isteyen bir akılla karşı karşıyayız. Düşününüz ki; ülkemizde hiçbir dönem yapılan hizmetler, bir siyasi partinin hizmeti, diye anılmamıştır. Ama bu dönem, ‘AK Parti’ projesi diye bir şey çıktı. ‘AK Parti’nin yaptığı köprü, AK Parti’nin yaptığı yol.’ Allah’tan korkun. Onların hepsinde 86 milyon insanın parası var. Benim param var, senin paran var, öbürünün parası var. Böyle bir şey yok. İyi şeyler yapılır, alkışlanır; kötü şeyler yapılır, eleştirilir. Ama ‘Benim projem’ diye bir kavram yoktur. Bir siyasi partinin projesi diye bir kavram olamaz. Milletimizin projesi. Devletimizin projesi” şeklinde konuştu.
Bazı kesimlerin, “Ekrem İmamoğlu Bilecik’e niye geldi” diye soracağını aktaran İmamoğlu, şöyle konuştu:
“O ‘Ben’ diyen aklın, ‘Ben ne yaparsam o olur’ diyen aklın ya da hukuksal zeminde hak yiyen, hukuku çiğneyen, yargıyı silah gibi kullanan ve milletin iradesini çalmaya çalışan, yok saymaya çalışan akılla mücadele için, haysiyet mücadelesi için, asla vazgeçmediğimi ilan etmek için, karşılarında sürekli dimdik ayakta duracağımı ilan etmek için Bilecik’e geldim. İstanbul’da, saçma sapan bir terör soruşturmasıyla önümüze dikilmeye çalışan, ‘İstanbul’daki seçimi kaybettiğimde hüngür hüngür ağladım’ diyen akılla ve İstanbul’a seçildikten sonra bir hukuksuz müdahaleyle görevden alınmasına rağmen, yapılan bugünkü müdahalelere göz yuman ve siyasi iradesinin üstünde olmadığına dair tek bir açıklaması olmayan o akılla da mücadele etmek için Bilecik’teyim. Kararlı bir kardeşiniz var karşınızda. Makamı, yolu, yolculuğu ya da makamı olmaksızın, ‘vatandaş Ekrem İmamoğlu’ olarak, milletimizin iradesine vurulacak bu darbeyi engellemek, önüne geçmek için, o işte o dönemde ilan ettiğim ‘İstanbul’u sokak sokak gezeceğim, Türkiye’mizi şehir şehir gezeceğim’ dediğim için bugün Bilecik’teyim. Beni yalnız bırakmadınız. Hepinize teşekkür ediyorum.”