featured
  1. Haberler
  2. Köşe Yazıları
  3. Kadına Şiddet: Artan Veriler, Azalan Çözümler

Kadına Şiddet: Artan Veriler, Azalan Çözümler

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kadına Yönelik Şiddet: Artan Sayılar ve Eksik Çözümler

(Buse Yılmaz)

Kadına yönelik şiddet, Türkiye’nin kanayan yarası olmaya devam ediyor. Her yıl açıklanan veriler, ne yazık ki bu gerçeği bir kez daha yüzümüze çarpıyor. Sağlık Bakanlığı’nın TBMM Kadına Şiddeti Araştırma Komisyonu’na sunduğu verilere göre, 2024 yılının ilk 11 ayında hastanelere başvuran şiddet mağduru kadın sayısı 14 bin 855.

Bu rakam, 2020’de 13 bin 580 olan başvuru sayısından çok daha yüksek. Aradan geçen dört yılda kadına yönelik şiddetle mücadelede ne yazık ki ciddi bir ilerleme kaydedilemediğini görüyoruz. Hatta 2022 ve 2023 yıllarında bu sayı 16 binin üzerine çıkmıştı. Bu veriler, toplumsal bir mesele olan kadına yönelik şiddetin önlenmesi noktasında daha etkili politikalar ve çözümler gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.

e-Nabız ve Gizlilik Sorunu

Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürü Emrah Ceviz’in komisyona yaptığı sunumda, şiddet mağduru kadınların gizlilik taleplerine dair ilginç bir detay dikkat çekiyor. Gizlilik kararı bulunan kadınların e-Nabız profillerinin aktif hale getirilmesi için geçici TC kimlik numaraları oluşturulması öneriliyor. Bu çalışma, özellikle kimlik bilgileri ifşa olduğu için tehlike altında olan kadınlar için önemli bir adım olabilir. Ancak bu planın 2025 yılına kadar uzanması, şiddet mağduru kadınların ihtiyaçlarının hala yeterince hızlı karşılanmadığını gösteriyor.

Kadına yönelik şiddetle mücadelede bürokrasinin ağır işleyişi, mağdurların güvenliğini riske atıyor. Bu tür projelerin ivedilikle hayata geçirilmesi, şiddetle mücadelede hem mağdurların korunmasını sağlamak hem de caydırıcılığı artırmak için elzemdir.

Beyaz Kod Verileri: Sadece Kadınların Meselesi Değil

Ceviz’in sunumunda dikkat çeken bir diğer veri ise Beyaz Kod başvurularıyla ilgiliydi. 2015’ten günümüze yapılan başvuruların yüzde 56’sını kadınlar, yüzde 44’ünü ise erkekler oluşturuyor. 2024’te bu oran yüzde 57 kadın, yüzde 43 erkek olarak şekillenmiş. Bu da şiddetin yalnızca kadınların değil, genel olarak toplumun tüm kesimlerini etkileyen bir sorun olduğunu gösteriyor. Ancak kadınlar açısından durumun daha vahim olduğu da ortada.

Ne Yapmalı?

Kadına yönelik şiddetle mücadele sadece rakamlarla ölçülemez; toplumsal bilinçlenmeyi, yasal düzenlemeleri ve kurumsal mekanizmaları güçlendirmeyi gerektirir.

1. Koruma Mekanizmaları: Şiddet mağduru kadınların kimlik gizliliği ve güvenlikleri için alınacak önlemler hızlandırılmalı, e-Nabız gibi sistemlerle ilgili düzenlemeler beklenmeden devreye alınmalıdır.

2. Hızlı Müdahale: Şiddet başvurularına yönelik kurumsal refleksler hızlandırılmalı, özellikle risk altındaki kadınlar için anında müdahale edilecek sistemler geliştirilmelidir.

3. Toplumsal Eğitim: Şiddeti yalnızca bireysel bir sorun değil, toplumsal bir yara olarak ele alıp eğitim yoluyla farkındalık artırılmalıdır. Özellikle okullarda kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik müfredatlar oluşturulmalıdır.

Türkiye’de her yıl binlerce kadın, fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddete maruz kalıyor. Ancak bu kadınların büyük bir kısmı, ne yazık ki adalete ulaşmakta zorlanıyor. Bu tabloyu değiştirmek, yalnızca devletin değil, toplum olarak hepimizin sorumluluğudur. Kadına yönelik şiddeti durdurmak, ancak sistematik, kararlı ve bütüncül bir mücadeleyle mümkündür.

Unutulmamalıdır ki, şiddete sessiz kalmak, şiddeti desteklemekle eşdeğerdir. Türkiye’nin, bu kara tabloyu değiştirmek için artık daha somut adımlara ihtiyacı var.

0
mutlu
Mutlu
1
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Kadına Şiddet: Artan Veriler, Azalan Çözümler
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Güncel Haber Ajans ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin