– Alfred Kantorowicz
– Philipp Schwartz
– Hans Reichenbach
– Walther Kranz
– Von Aster
– Albert Eckstein
– Zuckmayer
– Holzmeister
– Carl Ebert
– Paul Hindemith
– Dessauer
– Rudolf Nissen
– Erich Frank
– Von Hippel
– Von Mises
– Fritz Arndt
– Finlay Freundlich
– Freundlich
– Dessaur
– Kessler
– Kantorowicz
– Igersheimer
– Ernst Hirsch
– Bruno Taut
– Curt Kosswig
– Fritz Baade
– Clemens Bosch
__
Kimdi bu insanlar ?
Hitler’in iktidara gelmesinden sonra
Toplama kampına gönderilen
Yüzlerce bilim insanlarından bazıları…
Kampta ölüme terk edilmişlerdi.
Sonra bir gün.
Serbestsiniz dediler,
Ülkeyi terk ediyorsunuz.
Şaşırdılar, anlamadılar,
Ne olmuştu?
Bu bir mucizeydi.
Aslında mucize değildi.
İşin arkasında bir isim vardı.
Mustafa Kemal ATATÜRK.
Çünkü bu isimlerin hepsi
Kendi alanlarında çok büyük isimlerdi ..
O sırada
Türkiye’de sadece bir üniversite vardı.
Milli Eğitim Bakanı Reşit Galip,
Almanya ile anlaşma imzaladı.
Tarih 6 Temmuz 1933 dü.
– Hans Reichenbach – Matematiksel mantığı,
– Walther Kranz – Filoloji, latince ve yunancayı
– Von Aster – Felsefe Tarihini
– Albert Eckstein – Çocuk Sağlığını
– Zuckmayer – Müziği
– Holzmeister – Mimariyi
– Carl Ebert ve Paul Hindemith – Klasik Müzik, Opera ve Baleyi
– Dessauer ve Erich Frank, – Doktorluğu ve fizik tedaviyi
– Fritz Arndt – Kimyayı
– Von Mises – İstatistiği
– Freundlich – Astronomiyi
– Kantorowicz – Diş hekimliğini
– Igersheimer – Göz hastalıklarını,
– Ernst Hirsch -Hukuk ve kütüphaneciliği
– Bruno Taut – Modern mimariyi,
– Zoolog Curt Kosswig – Manyas Kuş Cennetini,
– Fritz Baade – Kırşehir’deki şifalı suları ve akik taşını
Türkiye’de yaşadılar ve
Eğitimler verdiler,
Yüzlerce, binlerce genci eğittiler.
Mustafa Kemal ATATÜRK
Hitler’in zulmünden 150 ye yakın bilim adamını kurtardı.
O insanlar da her şeylerini bu ülkeye verdiler.
Muhteşem ötesi bir şey..
Daha fazlası
Ahmet Özgür Türen tarafından hazırlanan
“Atatürk’ün Ülkesine Sığınanlar” kitabında var.
Ne kadar saygı duysak azdır.
Bu, Ata’mızın bazılarımızın bildiği;
Bazılarının da hiç bilmediği bir yönü…
Sonsuz şükran ve minnet ile…
Mehmet Açık