Piyasalarda şu an faiz artışının olacağı birçok uzman tarafından ifade ediliyor. Durdurun bu canavarı.
Bununla ilgili konuşan ekonomist Necmettin Batırel dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
İşte Batırel’in o sözleri:
“Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ekonomi Koordinasyon Kurulu Toplantısı’ndan sonra orta vadeli ekonomi programın eylül ayında belirleneceğini “Enflasyonla mücadele konusunda etkin ve kararlı adımlar atacaklarını söyledi. Evet son 3 yıldan beri Türk ekonomisinin en büyük problemi enflasyon, yani fiyatların sürekli artıyor oluşu. İşin en kötüsü esnaf da vatandaş da bu eğilimi kanıksadı, normal görmeye başladı. Öncelikle bu düşünce ve uygulamanın ortadan kaldırılması lazım. Zira keyfi zam yapanlarla zaruri fiyat artıranlar karışıyor. Fırsatçılar haksız kazanç elde ediyor. Enflasyonun iki ana besleyicisi var. Birincisi talep, ikincisi maliyet. Talep olmazsa maliyetlerdeki artış fiyatlara yansımaz..Merkezi yönetim bütçesi Mayıs ayında kurumlar vergisi ve ÖTV gelirlerinin desteğiyle 118,9 milyar TL fazla verdi. Vergi gelirlerinin %75 artışla 507 milyar lirayı aşması talebin çok yüksek olduğunu gösteriyor. Peki talep neden yüksek? Maaşlara sürekli zam yapılıyor, kredi kartı kullanımı artıyor, vatandaş da harcıyor. ondan. Maliyetlerin artmasında yüksek kur ve yüksek kredi faizleri birinci derecede rol oynuyor. İlk hedef Türk Lirasına değer kazandırıp dövizin cazibesini azaltmak. Bunun için 22 Haziran’daki para politikası kurulu toplantısında faizlerin %20 artırılacağı beklentisi oldukça güçlü. Yılsonunda faizin %30’u bulacağı konuşuluyor. Faiz artınca kurlar gevşer, maliyetler azalır. Ama bu durumda kredi faizleri yükselir. Sonuç değişmez. Peki bu problem nasıl aşılır? Düşük kredi faizi vermeyi taahhüt eden bankalara büyük Hazine garantili fonun devreye girmesiyle. Şirketler hem kurdaki düşüşten, hem de ucuz kaynaktan yararlanır, daha çok üretirler, daha çok satmak için fiyatlara yüksek zam yapmazlar. Önce enflasyondaki artış hızı kesilir. Sonra etiketler küçülür.
Kurdaki düşüşle ucuzlayan ithal ürünlerin tüketimi artmasın diye korumacı vergi oranları yükseltilir.. Bakın fiyat artışlarının birinci sebebi maaşların yüksek oranda artmasıdır. Hükümet vatandaşı ezdirmemek için sürekli ücretlere zam yapıyor.. Vatandaş aldığım ücret artacak diye gözü kapalı para harcıyor. Satıcılar da nasılsa millette para var diye rakamları katlıyor. Sonra ortaya kocaman bir canavar çıkıyor. Bütün dengeleri altüst ediyor. Kontrolsüz fiyat artışları birbirini izliyor. Bu düzen mutlaka değişmeli. Öncelikle istikrar sağlanmalı. Enflasyon tek haneye düşünce, emekli veya çalışanlara yüksek zam yapma zorunluluğu ortadan kalkar. Bütçe rahatlar. Herkes ayağını yorganına göre uzatır, esnaf-tüccar aşırı zam yapamaz. Denge sağlanır stokçuluk ortadan kalkar. Ekonomik terör, PKK teröründen daha beter. Zira aramızda bizden biri gibi dolaşıyor yüzümüze gülüyor, ama cebimizdeki parayı sünger gibi emiyor. Durdurun bu canavarı.. Hedef: TL”
GHA – Ekonomi Servisi
Erhan Arslan
