Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) geçtiğimiz günlerde kabul ettiği yeni bir kanunla, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na önemli yetkiler verdi.
Söz konusu kanunla birlikte, Bakanlık, belirli koşullar altında, istediği binaya el koyma hakkına sahip olacak. Bu durum, özellikle kamulaştırma süreçlerinde büyük bir değişim yaratabilir.
Yeni düzenlemeye göre, Bakanlık, el koyduğu gayrimenkul karşılığında, mal sahiplerine herhangi bir ek ödeme yapmaksızın, başka bir bölgede ev veya gayrimenkul temin edebilecek. Bu uygulama, çeşitli sosyal ve ekonomik gerekçelerle, belirli alanlarda dönüşüm projelerinin hızlandırılmasını amaçlıyor.
Yeni Düzenleme, Kamu Projelerini Hızlandırmayı Hedefliyor
Kanunun, özellikle kentsel dönüşüm ve büyük ölçekli altyapı projelerinin hızla gerçekleştirilmesine olanak sağlaması bekleniyor. Ancak, bu değişiklik, mülk sahipleri açısından endişe yaratabilir. Çünkü, el konulan gayrimenkuller için tazminat ödenmemesi, hak sahipleri için maddi ve psikolojik açıdan zorlu bir süreç yaratabilir.
Bakanlık Açıklama Yaptı: “Sosyal Adalet Gözetilecek”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yeni kanunla ilgili olarak yaptığı açıklamada, el konulan gayrimenkuller için alternatif konutlar sağlanacağını ve bu süreçte sosyal adaletin ön planda tutulacağını belirtti. Bakanlık, özellikle afet riski taşıyan bölgelerde yaşayan vatandaşların güvenliğini sağlamak amacıyla, bu tür projelerin hayata geçirileceğini vurguladı.
Muhalefet Kanuna Tepki Gösterdi
Yeni kanun, muhalefet partileri tarafından eleştirildi. Kanunun, mülk sahiplerinin haklarını ihlal edeceği ve büyük bir hukuki belirsizliğe yol açabileceği ifade ediliyor. Ayrıca, el koyma ve tazminatsız mülk temini gibi maddelerin, özellikle dar gelirli ve dezavantajlı grupları daha da zor duruma sokabileceği belirtiliyor.
Bakanlık, Planlanan İlk Uygulamanın 2025’te Başlayacağını Açıkladı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yeni düzenlemenin ilk aşamasının 2025 yılında başlayacağını ve ilk etapta afet riski taşıyan bölgelerde uygulanacağını duyurdu. Bakanlık, projelerin şeffaf bir şekilde yürütüleceğini ve mağduriyetlerin önlenmesi için gerekli önlemlerin alınacağını belirtti.
Gelişmelerin nasıl şekilleneceği, bu yeni düzenlemenin ülke genelindeki gayrimenkul piyasası üzerindeki etkileri ise ilerleyen dönemde daha net bir şekilde görülecek.