ULUSLARARASI TURAN KIZILELMA TEŞKİLATI’NDAN SERT TEPKİ: GENEL BAŞKAN MEHMET AÇIK GENEL BAŞKAN YARDIMCISI FATİH KÜPELİ “TERÖRİSTBAŞINDAN MEDET UMMAYIN!”
Türkiye’nin 40 yılı aşkın süredir sürdürdüğü terörle mücadelesi devam ederken, 27 Şubat 2025 tarihinde terör örgütünün elebaşı tarafından yapılan açıklamalar kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Konuya ilişkin Uluslararası Turan Kızılelma Teşkilatı’ndan sert bir açıklama geldi. Teşkilatın Genel Başkanı Mehmet Açık ve Genel Başkan Yardımcısı Fatih Küpeli, yayınladıkları bildiride teröristbaşının sözlerinin çözüm umudu gibi sunulmasının Türk milletinin vicdanında derin yaralar açtığını belirtti.
“Terörle müzakere değil, mücadele esastır!”
Açıklamada, “Bir terör örgütünün mahkûm liderinden medet ummak, bağımsız bir devlet için kabul edilemez bir zafiyet göstergesidir. Terörün sona ermesi hepimizin ortak arzusu olsa da, bu Türk millî devletinin temel ilkelerinin aşındırılması pahasına olamaz!” denildi.
Teröristbaşının açıklamalarında “Cumhuriyet’in tek tipçi yorumları” ifadesine yer vermesiyle devletin birlik ve bütünlüğüne yönelik örtülü bir saldırı yapıldığına dikkat çekildi. Bildiride, “Türk devletinin üniter yapısı, Türkçenin resmî dil olması ve vatandaşlık tanımı pazarlık konusu yapılamaz” ifadelerine yer verildi.
“Kürtçenin resmî dil gibi kullanılmasına göz yumulamaz!”
Açıklamanın İstanbul’da ve ilk olarak Kürtçe okunmasının sembolik bir anlam taşıdığı vurgulanarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin resmî dilinin Türkçe olduğu ve bu durumun Anayasa’nın değiştirilemez hükümlerinden biri olduğu hatırlatıldı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Son yıllarda bazı zeminlerde Kürtçenin fiilen resmî dil gibi kullanılmasına göz yumulması, ilerleyen süreçte daha büyük taleplerin önünü açmaya yönelik bir adımdır.”
“PKK, küresel güçlerin taşeronudur!”
Teröristbaşının PKK’nın doğuşunu küresel güçlerin baskılarına bağlamaya çalıştığına işaret edilen bildiride, bunun örgütün kanlı eylemlerini meşrulaştırma çabası olduğu vurgulandı. Açıklamada, “PKK’nın yalnızca Türkiye’nin değil, bölgedeki tüm mazlum halkların başına bela edildiğini biliyoruz. Bu nedenle, Türk milletinin maşerî vicdanında terörün bahanesi olmaz, olamaz!” denildi.
“Suriye’deki gelişmeler bu süreçten bağımsız değerlendirilemez!”
Bildiride, ABD’nin PKK/YPG’yi meşru bir zemine taşımaya yönelik girişimlerinin hız kazandığına dikkat çekilerek, “Kandil’deki PKK’nın silah bırakması senaryosu tamamen sahte bir barış oyunudur.” ifadeleri kullanıldı.
“Türk milleti terörle müzakereyi değil, mücadeleyi destekler!”
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Bugün, milletimizin ve devletimizin bekasını düşünen herkesin net bir tavır alması zorunluluktur. Terörle müzakere çözüm değil, çözülme getirir. Türk milleti, bu tür girişimlere asla izin vermeyecektir.”
Teşkilat yetkilileri, devletin eli kanlı teröristleri kurtarıcı gibi göstermesine izin vermemesi gerektiğini vurgulayarak, “Şehit kanıyla çizilen bu sınırlar, şehit analarının gözyaşları, bu vatanın kaderini belirleyen en kutsal emanetlerdir.” dedi.
“Ya devlet başa, ya kuzgun leşe!”
Bildirinin sonunda şu ifadeler yer aldı:
“Hedef gerçekten terörsüz bir Türkiye ise bu, ancak PKK’nın ve tüm uzantılarının kayıtsız şartsız teslim olmasıyla mümkündür. Bunun dışındaki hiçbir senaryo, Türk milletinin iradesiyle bağdaşmaz!”
Açıklama, “Hepimiz bir gün toprak olacağız, ama Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır!” sözleriyle son buldu.