Türkiye’nin kaderini belirleyecek seçime bugün itibariyle onüç gün kaldı.
Türkiye iki yönetim biçimi hakkında karar verecek.
İki yönetim biçimi için mücadele eden ittifaklar arasında kimsenin kaybetme lüksünün olmadığını tarafların son mesajlarından daha iyi anlıyoruz.
Millet ittifakı altılı masa oluşturulurken çektiği sıkıntıların meyvesini toplamaya başladı bile miting meydanlarında.
Cumhur ittifakında ise karmaşa görülüyor.
Bunu ağır topların verdiği abesle iştigal demeçlerden anlıyoruz.
Ağzından çıkanı duymamak bir siyasetçi için hiç de hayra alamet değildir.
Kaybetmenin işaretidir.
Dahası;
Çözülme süreci başlamış demektir.
Sonun başlangıcıdır.
Bitişi ifade eder.
Rakibin motivasyonunu arttırır, güçlendirir.
Psikolojik üstünlüğü rakibinize verdiğinizde gerçeklikten kopar, kendinizi dalgalanmalara kaptırır, sürüklenir durursunuz.
Cumhur ittifakı cephesinde son onbeş günlük süreçte verilen demeçlerde, atılan mesajlar da çözülmeye giden bu işaretleri görmek mümkün.
Tek adamın sırtına bindirilen yükü paylaşmak yerine yaptıkları akıl almaz gaflarla yükü daha da arttıran siyasetçilerin özne olarak bir şey ifade etmedikleri başlarında liderleri olmadan saha da yalnız başına kaldıklarında ortaya çıkmış durumda.
Bu da millet ittifakının çok aradığı ama bir türlü bulup sürekliliğe dönüştüremediği rüzgara dönüşmüş durumda.
Son on günde bu rüzgar daha da güçlenebilir.
Bu durum millet ittifakının özellikle aday listeleri açıklandıktan sonra yaşadığı travmayı, yine özellikle CHP için söylüyorum; tabanın kopuşunu, örgütlerin ve sol seçmenin küskünlük ve yılgınlığını en az hasarla atlatmasına ilaç oldu demek mümkün.
Aksi halde CHP’nin işi çok zordu Mersin’de.
Örnek olsun diye yazıyorum;
İkinci sıra adayı Gülcan Kış hanımefendiye olan taban tepkisini herkes biliyor.
Bizim Beyefendinin listesi olarak kabul ediliyor CHP listesi Mersin’de.
Gülcan Kış Hanımefendiye gösterilen tepkilerin bir kısmının sebebi de liste de Beyefendinin izinin olması zaten.
Seçime on beş gün kala seçim ofisi açma zahmetinde bulunmasına da parti emekçilerinin tepkisi var bu hanımefendinin.
Açılışta çekilen ve sosyal medyada yayınlanan resimlerde tepki görüyor.
“Yağmur nereye yağarsa, tarlasını oraya taşıyanların çokluğu dikkat çekici” yorumu dolaşıyor CHP tabanı içerisinde.
Ve;
“Elit CHP’lilerin birbirlerini görme ve resim verme etkinliğinden ibaret” yorumunu yaptı duayen CHP’li bir arkadaşım.
Şunu da ekledi;
“Genel merkez biatçı bir milletvekili gurubu istiyordu.
Şimdi istediklerini yapmış görünüyorlar.
Hayrını görsünler.”
Kimlerin bu listenin hayrını görecekleri oradaki resme bakmasını bilenlere göre belli.
Merak edilen soru şu;
Vatan, millet, Mersin’de hayrını görecek mi?.
İşte orası büyük bir soru işareti.
Resimlere baktığımızda pek hayır görünmese de;
Bekleyip, görelim bakalım.
**
Sevdiğim Laflar:
“MIZRAK ÇUVALA SIĞMAZ!..”
GHA – Konuk Yazar
Yüksel Ekici
